Bir konuya dışarıdan yorum yapmak kolaydır, asıl önemli olan içeriden onu yaşayanların ne aktardığıdır. Gerçekte neler olduğunu, beklentileri, olması mümkün olmayacakları; tecrübe ve güncel konular üzerine kurarak anlatırlar ve doğruluk payı da diğerlerine göre çok daha yüksektir.
Martin Ford böyle bir adam. Bilgisayar tasarımı ve yazılım geliştirme konusunda uzman. Aynı zamanda bir girişimci. Silikon Vadisi’nde bir yazılım şirketinin kurucusudur.
Ben teknolojinin, robotların ve yapay zekanın girişimciler tarafından daha iyi görüldüğünü, oluşacak fırsatların daha çok ve daha detaylı incelendiğini düşünüyorum. Kitabın yazarının bir girişimci olması Robotların Yükselişi’ ni daha meraklı ve ilgi ile okumamı sağladı.
Kitabı beğenen sadece ben değilim ki Mc Kinsey “business book of the year “ ödülünü vermiş. Diğer taraftan New York bestseller olması da dikkat çekiyor.
Robot teknolojisinin kısa tarihi ile başlıyor kitap; nereye dayanıyor, neden bu kadar hızlı gelişiyor gibi sorulara kısa ve tatmin edici cevaplar veriyor. Diğer taraftan belli terimlere de alışmamızı sağlıyor. Bu hem kitabı daha iyi anlama hem de konuya hakim olmak için oldukça önemli. Kitabın en sevdiğim tarafı sadece robotlara odaklanmak yerine işsizlik, endüstriyel gelişmeler, tarihte yaşanan krizler gibi önemli olayları neden sonuç ilişkileri kurarak anlatması oldu. Çünkü robotlar ve otomasyon alanından yaşanan gelişmeler her şeyi etkiliyor/etkileyecek. Evet bildiğimiz her şeyi!
Günlük hayatımızda yaşanacak değişimlerden, işlerimizde yaşanacak dönüşümlere kadar yazar kendi yorumlarını öngörülerini aktarıyor. Yaşanmış örnekleri, açıklanan raporları kullanarak hem bunlar hakkında bilgi veriyor hem de tahminlerine temel oluşturuyor.
Sektör bazlı gelişmeleri mercek altına alarak hangi sektörün hangi alanları daha çok etkilenecek, hangi alanlarda fırsatlar doğacak, hangi alanlarda 20 yıl daha mevcut sistem devam edecek gibi bilgileri ayrı bölümlerde anlatıyor.
Bilgi teknolojilerinin bize getireceği faydalar ile birlikte tabi ki karanlık tarafları da olacaktır. Kitapta bunlara da değiniliyor. Kendi önlemlerinizi almamız en azından neyle karşı karşıya olduğumuzu anlamamızı sağlıyor.
Robotlar dost mu düşman mı, bilgi teknolojisi nereden geldi, nereye kadar gidecek, gelecek 15 yılda şu an yaptığımız işi yapıyor olacak mıyız, yeni ekonomik düzen nasıl olacak, eğitim sistemi nasıl değişecek/değişmeli gibi sorulara cevaplar bulabileceğiniz en azından fikir sahibi olabileceğiniz önemli bir kitap ile karşı karşıyayız.
Kitap size kendi yorumlarını yapmanız için temel gelişmeleri ve bilgileri veriyor. Yazar kendi yorumlarını yapıyor ancak bir dayatma söz konusu değil. Yazarın birincil amacı bilgi vermekten ziyade düşünmemizi sağlamak olmuş diye düşünüyorum. Bence, kitabı bu kadar güzel ve başarılı kılan en önemli nokta bu. Kesinlikle bir düşünceye sahip olacaksınız!
Endüstri 4.0 ı anlamak için en az 4 kitap okuyun!
Hazırlayan: Serkan Doğan
EP-TECHNOBLOG 